Türk Dermatoloji Derneği genel sekreteri Doç. Dr. Emel Erdal Çalıkoğlu aşırı terleme ve tedavi yöntemleri hakkında bilgiler vererek botoks uygulaması hakkında aydınlatıyor.
Bölgesel terleme kişiyi sosyal yaşamdan soyutlayabiliyor
Bölgesel ya da yaygın olabilen aşırı terleme; diyabetli hastalarda, tiroid bezi aşırı çalışan kişilerde ve kanser hastalarında sıklıkla oluşabilmektedir. Ayrıca koltuk altı, el ve ayaklarda duygusal faktörlere bağlı olduğu düşünülen bölgesel aşırı terleme görülebilmektedir. Bölgesel terlemede sinirsel uyarım sonucu terleme bezlerinin normalden fazla çalışmasının nedeni tam olarak bilinmemektedir. Aşırı terleme (hiperhidroz) hastanın iş ve sosyal hayatını olumsuz yönde etkileyen bir hastalıktır. Örneğin; koltuk altı terlemesi kıyafetlerde ıslaklık ve iz oluşturarak hastayı sosyal ortamlarda utandıracak hoş olmayan durumlara yol açabilmektedir.
Ayrıca, derinin tahriş olması ve kötü bir koku oluşması da hastanın sosyal yaşamını olumsuz yönde etkilemektedir. Bunların yanı sıra, ellerdeki terlemeye bağlı olarak tokalaşma sırasında yaşanan olumsuzluklar ise kişinin iş yaşamında zorluk yaratabilmektedir. Bölgesel terleme kişinin hayatını tehdit etmese de yaşam kalitesini önemli ölçüde azaltan bir rahatsızlıktır ve mutlaka tedavi edilmelidir.
Bölgesel aşırı terleme için tedavi alternatifleri olarak; ağızdan alınan ilaçlar, metal tozların bölgesel olarak kullanımı, iyontoforez yöntemi, cerrahi tedavi yöntemleri ve Botoks (botulinium toksini A) uygulamaları yapılmaktadır
Aşırı terleme tedavisinde botoks en etkili ve kolay yöntem olarak öne çıkıyor
Bölgesel aşırı terlemenin tedavisinde alternatif yöntemler kullanılmasına rağmen günümüzde rahatsızlığın tedavisi için en etkili ve kolay işlem botoks uygulamasıdır. Aşırı terleme (hiperhidroz) tedavisinde kullanılan A tipi botulinium toksini (BTX-A), besin zehirlenmelerinden sorumlu olan botulinium bakterisinden elde edilen bir toksindir. Botoks tedavisi öncesinde, A tipi botulinium toksini uygulanacak bölge iyot testi ile belirlenmektedir. İyot uygulanan bölgelerde terleme varsa deri rengi siyahlaşmaktadır. A tipi botulinium toksini sulandırıldıktan sonra 2cm'i geçmeyen aralıklarla deri içine enjekte edilmektedir. El ve ayaklardaki uygulama ağrılı olabileceği için tedavi öncesinde bölgesel anestezi yapılmaktadır.
Koltuk altında uygulama daha ağrısız olduğu için, lidokain içeren kremlerin işlem saatinden bir saat önce terleme bölgesine sürülmesi yeterli olmaktadır. İşlemden birkaç gün sonra A tipi botulinium toksinin terlemeyi azaltıcı etkisi belirgin olmaya başlamaktadır. Tedavinin etkisi 4 ile 6 ay arası devam etmektedir. Bu nedenle yılda iki ya da üç defa tekrarlanması gerekmektedir.
Botoks işleminin hemen sonrasında hastalar şikayetlerinden kurtuluyor
Aşırı terleme tedavisinde botoks işlemi; gebelik ve emzirme döneminde, miyastenia gravis adlı kas hastalığı olanlarda ve bazı antibiyotikleri kullanan kişilerde kesinlikle uygulanmamalıdır. Tedavinin yan etkileri çok az olmakla birlikte enjeksiyon bölgesindeki küçük kaslarda zayıflığa sebep olabilmektedir. Bazı durumlarda da uygulama yapılmayan yerlerde uygulama yapılan yerlere oranla terleme artması görülebilmektedir.
Uygulaması son derece kolay olan işlem sonrasında hastalar, iş ya da günlük yaşamlarına hemen dönebilmektedirler.