Bu yazımda daha az giysi satın alarak ve planlı alışveriş yaparak görünüşünüzü nasıl değiştirebileceğinizi anlatmaya çalışacağım.
Devam eden Pandemi süreci dünyada olduğu gibi ülkemiz de özel durumlar oluşturdu. Merkezi yönetimin çıkardığı genelgeler, bu genelgelerin sınırlarını çizdiği izinler günlük yaşantımızı baştan aşağı değiştirdi. İş ve sosyal ilişkilerimiz, tatil mekanları ve süreleri, günlük eğlence aktivitelerimiz, kimleri göreceğimiz ya da göremeyeceğimiz gibi birçok konuda bu genelgeler söz sahibi oldu. Sosyal hayatta olan bu değişmeler haliyle ne giydiğimize ne giyeceğimize de yansıdı.
Tüm bunların yanın da yaptığımız giysi başta olmak üzere satın almaların çoğu çevrim içine döndü. Eskisi gibi mağaza mağaza dolaşıp, her ürüne dokunarak, giysiyi hissederek satın almanın yerini internet mağazalarında fotoğrafları inceleyerek, kullanıcı yorumlarını okuyarak satın alır hale geldik.
Bunun dezavantajları yanında birçok da avantajı var. Yani küresel kovid-19 pandemisi gardıroplarımızı düzene sokma için bir fırsat oluşturmuş oldu.
Gardırop düzenleme söz konusu olduğunda bazılarınızın paniğe kapıldığını, hiç giyilmeyen ya da birkaç kez giyilip bir köşeye bırakılan bazı giysilerinizden vaz geçme zorunluluğu siz de endişe oluşturduğunu biliyorum. Oysa endişeye kapılmanıza hiç mi hiç gerek yok.
Gardırobumuzu düzenleyeceğiz, yeni giysiler için yer açacağız, daha şık görüneceğiz, üstelik bunu yaparken paradan da tasarruf edeceğiz. Şimdi asla yapmayacaklarımız ve daima yapmamız gerekenleri gelin hep birlikte inceleyelim
1. Tek kullanımlık giysi vb satın almıyoruz.
Yeni bir giysi satın alma ihtiyacının altında psikolojik bir sebep var mı yok mu bilmiyorum. Ancak, davet edilen bir kına, nişan ya da düğün, doğum günü etkinliği, mezuniyet töreni, yıllık işyeri toplantıları, yılbaşı organizasyonu, arkadaşlarla yapılacak hafta sonu eğlencesi, ilk yemek, ilk buluşma ya da sıradan ev gezmeleri gibi çoklu sebepler biz kadınları yeni bir giysi satın almaya sevk eden sebepler arasında. Hiç düşündünüz mü bu tetikleyici unsurlar sonrasında satın aldığınız giysiyi kaç kez giydiniz? Birkaç kez ya da nadiren dediğinizi duyar gibiyim. Hepimiz bu konuda biraz suçluyuz.
Her özel etkinlik için yeni bir giysi ve bu giysiyi tamamlayan aksesuar vb satın almak gardırobumuzda gereksiz yer işgal edeceği gibi bütçemize de ek yük olarak yansıyacaktır. Dolayısıyla özel etkinlikler için yeni giysiler satın alma yerine gardırobumuzda çok yönlü birkaç şık parça bulundurmak daha doğru bir tercih olacaktır. Trend odaklı olma yerine basit, daha klasik giysiler doğru aksesuarlarla desteklendiğinde her defasında farklı bir görünüm oluşturacaktır.
2. Bedeninize uymayanı gardırobunuzda saklamayın.
İçine giremediğiniz, sizi sıkışık gösteren giysileri bir gün kilo veririm, incelirim umudu ile tutunmak, onu saklamak alışıldık davranışlardan. Yanı sıra dar gelen, küçük bir giysiyi kilo vermek amacıyla satın almak da alışıldık davranışlar arasında. Bu durumda fiziksel olarak giyilmesi mümkün olmayan giysilere bağlanmak, onları saklamak gardırobunuzun boyutlarını büyütmekten başka bir işe yaramaz. Böyle bir durum ile karşılaştığımızda kendimize karşı gerçekçi ve dürüst olmalıyız. Küçük geliyorsa satın alma, aldıklarını da sat ya da bağışla.
“Küçük geliyorsa sat ya da bağışla”
3. Bedeninize uymayanı satın almayın.
Bazı giysileri büyük bir hevesle sadece trend oldukları ya da başka birinin o giysi içerisinde çok güzel, harika göründüğünü düşündüğümüz için satın alırız. Sonrasında bedenimize oturmadığını görünce de saklama eğilimi ortaya çıkar. Hem o dönemin trendidir hem de bedel ödenmiştir. Ama bedene oturmadığı için bir gün uyar düşüncesi ile gardırobun derinliklerine gönderir ve onun orada çıkmamasını sağlarız. Eğer bir giysi sizi güvende ve rahat hissettirmiyorsa, hayatınıza yeri yok demektir. Kurtulun gitsin.
4. İndirimli olduğu için satın almayın.
Belirli markaların indirimleri takip etmek, gardırobumuzda olması gereken bazı yeni giysi satın almak için çok işe yarar. Bu tür büyük indirimlerden maksimum fayda sağlanmalıdır. Elbette bu tasarım bir giysi ya da gardırobumuzda mutlaka olması gereken bir parça ise. Asla sadece indirimde olduğu için bir gün mutlaka giyerim dediğiniz bir parça satın almayın. Her ne kadar indirimde olursa olsun giymeyeceğiniz bir parçaya bedel ödemek para kaybından başka bir şey değildir.
5. Bir giysi satın aldıysanız gardırobunuzdan başka bir giysi çıkmalı.
İster kapsül gardırop kullanın ister kendinize göre makul ölçülerde bir gardırop sahibi olun gardırobunuzu düzenli tutmanın en iyi yolu “bir girer bir çıkar” prensibine uymaktır. Yani yeni bir giysi satın alıp gardırobunuza koyduğunuzda gardırobunuzdan bir parçanın ebediyen oradan çıkması manasına gelir. (2. El satan platformlarda satın ya da bağışlayın) Her yeni giysi raf ve askılarda yer kaplamakla kalmaz, gardırobunuzdan daha öncesinde beğendiğiniz bir parçanın kaybedileceği anlamına gelir. Bu yüzden çok sevmedikçe, ihtiyaç oluşturmadıkça gardırobunuzdan bir giysi kaybetmeye değmez. Yeni satın almalarınızı bunu bilerek yapmanızda yarar var.
6. Tarzı size yakın en şık giyinen arkadaşınızla giysi değiş tokuşu yapın.
Gardırobunuzu güncel tutmanın bir diğer yolu da giysileri arkadaşlarınızla takas etmektir. Bir girer bir çıkar mantığı ile hareket ederek aylardır kullanmadığınız, giymediğiniz giysileri arkadaşınızın takmaktan sıkıldığı bir giysi ya da aksesuar grubu ile takas edin. Burada önceliğiniz her zaman gözünüzün üzerinde olduğu parçalar olmalıdır. Giysi takasını tek bir arkadaşınız ile yapabileceğiniz gibi çoklu arkadaş grubu ile bir eğlence, parti havasında da yapabilirsiniz. Çevreye zarar vermeden, hiç para harcamadan şık ve tarz bir gardırop sahibi olmanın eğlenceli ve heyecan verici yollarından biridir.
7. Abartılı ve plansız alışverişe son
Bazı dönemlerde giysilerin arasında sıkışıp kaldığımızı hissettiğimiz olur. Gardırobumuzda bulunan tüm giysilerden nefret ettiğimiz, giyecek bir şey bulamıyor hissine kapıldığımız bu dönem bir an önce yeni giysiler satın alma arzusu ile aynı dönemdir. Tehlike çanlarının çaldığı bu dönem, gardırobumuzda asla giyilmeyecek trend odaklı ve büyük miktarlarda bedel ödediğimiz bir alışveriş çılgınlığının son aşamasıdır. Bu duruma düşmemek için kendinizi zorlayın ve bu sürece girmenize izin vermeyin. Bu duruma düşmemek için çok basit bir yol var. Sevdiğiniz parçaları gözlem altında tutuyoruz, fark ettiğimiz eksik noktalarını not alıyoruz. Bu sizi ayda bir başa döndürmek yerine sürekli ve gelişen bir döngüye sokacaktır. Yıl içerisinde 2-3 büyük alış veriş çılgınlığı yerine her ay not ettiğiniz eksikliklere yönelik güzel parçalar satın almak, muhtemel çok daha iyi sonuçlar verecektir.
8. Stil sahibi olmak ve bunu korumak için zaman zaman başka markaları da keşfetmek için zaman ayırın.
Stil sahibi birçok kadın bunu belli bir markaya bağlanarak sağlar. Elbette sırt dayanan bu marka/markalar stil sahibi kadınların en sevdikleri, en güvendikleridir. Ancak moda pazarında her zaman keşfedilmeyi bekleyen çok sayıda yeni ve harika markalar mevcuttur. Tavsiyem tasarım giysilerden tutun, orta sınıf fiyata sahip olan markaları keşfetmeye açık olmanızdır. Yıl içerisinde bu markaların sezonlarda ortaya koyduğu giysileri gözlemleyin. İnanıyorum ki kendinize çok yakışacak çok şık giysilere denk geleceksiniz.
9. Tarz giyinmenin yollarından biri de yeri geldiğinde zor kararları verebilmektir.
Gardırobumuzda yer alan giysilerden kurtulmak bazen çok zor olabilir. O giysi gidecek (satılacak, bağışlanacak) kararını vermek bir çok nedenden ötürü imkansız gibi gelebilir. Örneğin giysilere anılar yüklemek bu kararın alınmasını zorlaştıranlardan biridir. Giysilere tutunmanın bir manası yoktur. Özellikle de onlarca yıl giymediysek. O halde ne yapacağız? Ayrılmaya dayanamıyorsak o giysi sorgulamaya başlayacağız. Mesela son altı ayda kaç kez giydim gibi. Cevabınız “hiç” ise o giysinin gitme zamanı gelmiş de geçmiş bile. Şık giyinebilmek zamanı geldiğinde o zor kararı verebilmekten geçiyor.
10. Kendinizi yansıtan kalıbı (tarz, uniforma) oluşturun.
Bazı kişilerin içine düştükleri yanılgıların en büyüğü sahip olduklarının benzerini aslan satın almamalarıdır. Elbette hiçbir kadın bazı filmlerde gördüğümüz gibi 10 adet siyah kalem etek, aynı model 10 adet stiletto ya da 10 adet beyaz gömlek ile bir gardırop oluşturma hayali ve hedefi içinde değildir. Yanılgının başlangıç noktası burada. Bize neyin uygun olduğu bilgisini her zaman kullanmalıyız. Detaylı incelediğinizde göreceksiniz ki dünyanın en şık kadınlarının hepsinin kendilerini ifade ettikleri bir tarzı (üniforması) mevcut. Satın alırken olayı basit tutuyorlar, neye baktıklarını biliyorlar ve her yeni parçada genel yapıya sadık kalıyorlar. Siz de kendi kalıbınızı oluşturmalı ve bu kalıp doğrultusunda gardırobunuzu oluşturmalısınız.
11. Gardırobunuzu iyi tanıyın.
Ortalama bir gardıroba sahipseniz ve bazı kurallara dikkat etmiyorsanız bir süre sonra gardırobunuzda neyin olduğunu kolayca unutabilirsiniz. Bazı dönemlerde gardırobunuzun gizli kalmış köşelerinde neler çıktığına siz dahi şaşırabilirsiniz. İşte tam da bu nedenle bir şey satın almadan önce gardırobunuzda ne tür giysi vb olduğuna dair net fikrimizin olması çok yararlı olacaktır. Kapsül gardırop oluşturabileceğiniz gibi düzenli aralıklara gardırobunuza göz gezdirmek ve yazımın üst kısmında da belirttiğim gibi “bir girer bir çıkar” kuralını uygulamanız hata sonucu bazı parçaları satın almanızı engelleyecektir.
12. Sahip olduklarınıza yatırım yapın
İçeine düştüğümüz yanılgılardan bir tanesi de hasar gören giysinin atılmasıdır. Ancak giysinin biraz aşınmış, hasar görmüş olması derhal atılacağı anlamına gelmemeli. Bu gibi durumlara hazırlıklı olmak adına yaşadığınız bölgedeki terzi, ayakkabı ve çanta tadilat hizmeti veren işletmeler, kuru temizleme hatta 2. El giysi satın alan işletmelerin bilgilerini elde bulundurmak çok yararlı olacaktır. Çoğu zaman aynı giysiyi yeniden satın almak yerine onarım, tadilat için küçük miktarları gözden çıkarmak çok da faydalı olacaktır. Eğer aynı şeyi bir kez daha satın almak istemiyorsak bu ürünü satarak, yenine yeni bir parça da koyabiliriz.
13. Kiralama hizmetini kullanmak
Son dönemlerde modayı kiralayan işletme sayılarında bir artış söz konusu. Harika bir gardırop oluşturmanın en ilginç yollarından biri de kiralama hizmeti satın almaktır. Bu sizi satın almanın getireceği bütçe yükünde kurtaracaktır. Bu giysi kiralama hizmet özellikle kına, nişan, düğün, mezuniyet törenleri, yıllık iş toplantıları yani bir giysiyi bir kez giymeyi planladığınız her ortam için tam yerinde bir tercih olacaktır. Moda kiralama hizmetinin bir diğer avantajı da maceraya atılmadan (satın alma maliyetine katlanmadan) o giysiyi deneme şansını vermesidir. Başka bir değişle riske ve yüksek maliyetlere katlanmadan stil ve tarz denemelerini yapabilmenizdir.
14. Gardıropta örüntü oluşturmak
Hangi sezon olursa olsun sezon başlarken askılardaki tüm giysilerinizi askı yönü aynı olacak şekilde yerleştirin. Başka bir değişle askılarınızın yönü sağa ya da sola bakmalı. Asla karışık bir dizilim olmamalı. Her bir giysiyi giydikten sonra yönünü değiştirin. Bu size o sezon içerisinde çok hızlı bir biçimde ne giyip giymediğinizi gösterecektir. Bu konuyu merak eden bazı araştırmacıların verilerine göre kadınların büyük çoğunluğu gardırobunun ancak %40-60’ını kullandığı (giydiğini) ortaya çıkarmışlardır. İşte size gardırobunuzu elden geçirmek için bir sebep daha.
15. En kullanışlı gardırop, kapsül gardırop
Birçok kadın kapsül gardırop terimini duyduğunda olumsuz duygu içerisine girmektedir. Oysa kapsül gardırobun gücünü küçümsemek, hafife almak hatalı bir yaklaşım olacaktır. Gerçekte de şık ve iyi bir görünüm elde etmek için çok fazla giysiye ya da devasa bütçelere gerek yok. İşin temelinde doğru ve mantıklı karar alabilmek yatmakta. İhtiyacınız olanı satın alın, sizi harika, muhteşem hissettireni satın alın ve asla sadece satın almak için başka bir sebebe tutunmayın. En iyisi gardırobunuzu kapsül gardıroba dönüştürmek olacak.
Yazar: Ayla Arslan
 |
| Yazar: Ayla Arslan https://www.instagram.com/aylarsln/ |
